Rahim Ağzı Kanseri Taraması (Smear Testi) Nedir ve Nasıl Yapılır?

  • Anasayfa
  • Rahim Ağzı Kanseri Taraması (Smear Testi) Nedir ve Nasıl Yapılır?

Rahim Ağzı Kanseri Taraması (Smear Testi) Nedir ve Nasıl Yapılır?

Pap smear (Pap test) servikal kanser(rahim ağzı kanseri) ya da prekanseröz(kanser öncüsü) taranmasında kullanılan bir testtir. Pap smear, prekanseröz ya da kanseröz lezyonları henüz tedavi edilebilecekleri aşamalarda yakalamayı sağladığı için kadın doğum muayenelerinde önemli bir yeri vardır.

Smear testi basit ve ağrısızdır. Test adet zamanı yapılmaz. En iyi test yapma zamanı adet başlagıncından itibaren 10-20. günler arasıdır.Smear alınmadan önce 48 saat içinde cinsel ilişki kurulmamış olması , vajinanın yıkanmamış olması vajina içine ilaç, krem gibi uygulamaların yapılmamış olması gereklidir. Genital enfeksiyon varsa tedavi sonrası smear alınmalıdır.

Smear alınma işleminde önce rahim ağzının(serviksin) görülebilmesi için, muayene masasındaki hastanın vajinasına spekulum yani muayene aleti yerleştirilir. Ardından smear fırçası ile rahim ağzından 360 derece döndürülerek sürüntü alınır. Bu sürüntü ya cama üzerine yayılır veya sıvı bazlı medyuma konularak patolojik incelemeye gönderilir. Patolog tarafından bu hücreler mikroskop altında incelenerek anormal gelişim olup olmadığına bakılır. Asıl hedef olası bir kanseri saptamanın yanı sıra, kanser olmayan ancak kansere dönüşüm olasılığı olan ve tedavi edilebilen ‘’prekanseröz’’ lezyonları yakalamaktır. Testin pozitif olması yani anormal hücereler içermesi durumunda hekim HPV testi veya rahim ağzının detaylı incelemesi olan kolposkopi isteyebilir.

Rahim ağzı kanseri aşısı nedir?

Cinsel ilişki yoluyla bulaşan HPV rahim ağzı kanserine neden olabilir. HPV’den korunmak için 11 yaşından itibaren kız çocukları ve kadınların  rahim ağzı kanser aşısı olması önerilir. Ülkemizde iki tip  HPV aşısı olmakla beraber, ABD’de üç  HPV aşısı da FDA onayı almıştır.  Rahim ağzı kanseri aşılarından bazıları sadece kadınlar için uygun olup, HPV’nin 16 ve 18 tiplerine karşı koruyucu özelliktedir. Bazı tür aşılar ise hem erkek hem kadın için uygun olup, 4’lü ve 9’lu olmak üzere ikiye ayrılır. 4’lü aşı tipleri 6, 11 gibi genital siğillere neden olan HPV tiplerine ve 16, 18 gibi rahim ağzı kanserine neden olabilecek HPV tiplerine karşı koruyucudur. Ülkemizde henüz kullanılmayan 9’lu tip ise rahim ağzı kanserine neden olabilecek daha fazla HPV tipine karşı koruma sağlamaktadır.

Rahim ağzı kanseri aşılarını yaptıran kadın ve erkekler aşıların içerdiği HPV tiplerine karşı %100’e yakın bağışıklık kazanır. 2’li aşı yaptıran kişilerin 4’lü aşı yaptırmasına gerek yoktur. 4’lü aşı genital siğillere karşı da koruma sağladığından tercih edilmesi önerilir. Aşıların ilgili HPV tiplerine karşı ömür boyu koruyuculuğu vardır, tekrara gerek yoktur. Hem rahim ağzı kanserine karşı hem de genital siğillere karşı etkili olan 4’lü veya 9’lu aşı yaptırılması çok daha faydalıdır.

Rahim ağzı kanseri aşısını HPV ile hiç karşılaşmadan yaptırmak servikal kanser vakalarının çoğunu önleyebilir. Rahim ağzı kanserinin yanı sıra vajinal ve vulva kanserlerinde de koruyucudur. 4 ve 9’lu tür aşılar kadın ve erkeklerde genital siğilleri, anal kanserleri önleyebilir. Bazı HPV türleri ağız ve boğazda gelişen kanserlerle de bağlantılı olduğu için bu kanserlere karşı da koruma sağlar. CDC (The Centers for Disease Control and Prevention ), 11-12 yaşlarındaki kız ve erkek çocuklara rutin  HPV aşısı önermektedir.  Rahim ağzı kanseri aşısıiçin en ideal aşılama zamanı cinsel deneyim henüz başlamadan yani HPV virüsü ile temas olmadan önceki dönemdir. HPV bulaştığında aşı önerilen zamanda yaptırılması kadar etkili olmayabilir. Ekim 2016’da CDC önerisi ile 9-14 yaşlarındaki tüm ergen ve gençlerin, önerilen üç doz programından ziyade, en az altı ay arayla iki doz HPV aşısı almasını önermektedir. 15-26 yaşları arasında aşı yaptıracak gençler ve genç erişkinlerin üç doz aşı yaptırması önerilmektedir.

Ayrıca HPV virüsüne karşı 45 yaşa kadar  rahim ağzı kanseri aşısı erkeklere de yapılması gerekmektedir. Çünkü HPV erkeklerde de bazı kanser türlerine yol açmakta ve taşıyıcılıkla HPV aktarımına neden olmaktadır.